Dijital çağda yazılı içeriğin kaderi uzun süre belirsizdi: Gazeteler dijitalleşti ama bağımsız yazarlar, düşünürler ya da uzmanlar kendilerine sürdürülebilir bir alan bulmakta zorlanıyordu. İşte bu boşluğu dolduran platformlardan biri de Substack oldu.
📍 Substack’in Doğuşu
Substack, 2017 yılında San Francisco’da kuruldu. Kurucuları; eski Kik Messenger CEO’su Chris Best, teknik lider Jairaj Sethi ve gazeteci-yazar Hamish McKenzie. Amaçları çok netti:
Yazarlara, okuyucularından doğrudan para kazandıkları bir alan sunmak.
Reklam, sansür, algoritma dayatmaları olmadan içerik üretimi yapabilmeleri.
“Gazeteciysen ve takipçin varsa, neden yayıncıya bağlı kalasın?”
Substack’in mottosu işte buydu.
🌍 Substack Kimler Tarafından Kullanılıyor?
Platformun kullanıcıları üç ana grupta toplanabilir:
Bağımsız Gazeteciler: Geleneksel medyadan uzaklaşan ya da sansürden bunalan birçok gazeteci, haber analizlerini burada yayımlıyor. Örneğin Glenn Greenwald, Matt Taibbi gibi isimler artık Substack üzerinden milyonlara ulaşıyor.
Uzmanlar & Akademisyenler: Mühendisler, finans uzmanları, doktorlar ve akademisyenler kendi alanlarında özgün yazılar yazıyor. Bu kitle genelde analiz, makale, güncel değerlendirme sunuyor.
Yaratıcı Yazarlar ve Sanatçılar: Edebiyatçılar, şairler, çevirmenler ve düşünce insanları, kitap bölümleri, denemeler, kültürel eleştiriler gibi içerikleri burada paylaşmayı tercih ediyor.
📊 Kim Okuyor?
Substack’in en yoğun kullanıldığı ülkeler: ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya, Almanya, Fransa, Türkiye.
2025 verilerine göre: 35 milyon aktif kullanıcı, 4 milyondan fazla ücretli abone var.
En büyük yaş aralığı 25-34 yaş. %50 erkek – %50 kadın. Bu da demek oluyor ki platform hem genç hem de dengeli bir okur kitlesine sahip.
💸 İşleyiş Nasıl? Yazarlara Para Kazandırıyor mu?
Substack ücretsiz kullanılabiliyor. Ancak yazarlar isterlerse içeriklerinin bir kısmını ya da tamamını abonelik sistemiyle ücretli hale getirebiliyor.
Ortalama abonelik ücretleri: Aylık 5–10 dolar, yıllık 30–100 dolar.
Substack bu gelirden %10 komisyon alıyor.
Örneğin ABD’deki bazı yazarlar yılda milyon dolarlar kazanabiliyor. Türkiye’de ise sistem hâlâ yeni; ama özellikle gazeteci ve akademisyenler arasında hızla yayılıyor.
🔍 Toplumsal Katmanlar & Neden Tercih Ediliyor?
Substack’i kullanan veya takip eden kişiler genellikle:
Medya okuryazarı olan,
Uzun metin okumaktan keyif alan,
Alternatif görüşlere açık,
Bağımsız düşünceye değer veren bireyler.
Bu kişiler sosyal medya algoritmalarından, reklam dolu haber sitelerinden veya ana akımın tek sesliliğinden yorulmuş okurlar.
Kısacası:
Substack, “okumayı sevenler için internetin sadeleşmiş hâli.”
🚀 Substack Türkiye’de Ne Durumda?
Henüz tam anlamıyla yaygın değil. Ancak son 2 yılda:
Bağımsız gazeteciler,
Kültür-sanat yazarları,
Diasporadaki Türkler,
Kadın yazarlar ve araştırmacılar bu mecrada yazmaya başladı.
Türkçe içerik henüz İngilizce kadar baskın olmasa da, Substack Türkçe bölümü günden güne büyüyor.
🎯 Sonuç
Substack’in başarısının arkasında sade bir gerçek var:
“Yazmak isteyen ile okumak isteyen arasındaki bağı kimse kesmesin.”
Reklam yok, algoritma yok, sansür yok.
Sadece kelimeler, fikirler ve insanlar var.
Belki de dijital çağın en sade devrimi bu:
Düşünen insanlar, birbirini yeniden buluyor.